Özcan Deniz’in annesi Kadriye Deniz ‘O villaları yakarım’ diyerek ateş püskürdü: Cumhurbaşkanına gideceğim

Ünlü şarkıcı ve oyuncu Özcan Deniz ile 22 yıl boyunca menajerliğini yapan ağabeyi Ercan Deniz arasındaki gerginlik yeniden alevlendi. 2025 başında başlayan aile krizinde anne Kadriye Deniz, “Barışın yoksa villaları yakarım, Cumhurbaşkanına gideceğim” diyerek ateş püskürdü.
Annesi ve ağabeyini hayatından çıkardığını söyleyen Özcan Deniz, sonrasında Ercan Deniz’in suçlamalarıyla karşı karşıya gelmiş ve ağabey – kardeş mahkemelik olmuştu.
RESİMLERİ BÜYÜTMEK İÇİN ÜZERİNE TIKLAYIN
Özcan Deniz, eşi Samar Dadgar’a hakaret edip kendisini ölümle tehdit eden ağabeyi Ercan Deniz’i şikâyet etti. Mahkeme, Ercan Deniz’e iki ay uzaklaştırma kararı verdi.
Yaşananların ardından Kadriye Deniz, bir televizyon programına bağlanarak sessizliğiniz bozdu.
“Uğursuz Samar Özcan’a akıl veriyor”
Kadriye Deniz; “Biz mutlu bir aileydik. Uğursuz Samar, Özcan’a akıl veriyor. Seni Allah’a havale ettim. Yalvarıyorum Rabbim’e, iki oğlum bir araya gelsin. Ercan, Özcan’ı çok özledi. Ne zaman onunla ilgili konuşsa ağlıyor.
“Gerekirse Cumhurbaşkanına gideceğim”
Ercan, kendine hakim ol. İki oğlumun da barışmasını istiyorum. Gerekirse Cumhurbaşkanı’na gideceğim. Barışın yoksa o villaları yakarım. 3 villanın kurbanı olmayın. Artık taştı, yeter! Borçları beraber ödeyin. Sen ödemedin, ağabeyin ödemedi. O banka borcu 40 milyon TL’den 85 milyona çıktı. Günah. Sağlığınız elinizden gidecek” dedi.
Üç villa konusu nedir?
Özcan Deniz hakkında, Sarıyer’de sit alanı içerisinde bulunan arazideki 3 villaya eklemeler yaptığı gerekçesiyle “İmar kirliliğine neden olma” ve “Kültür Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet” suçlarından soruşturma başlatılmıştı.
Özcan Deniz, durumu savcılığa da anlattığını söyleyerek; “Deniz Film, Ercan Deniz’e ait bir firma. Bu inşaat, benim finanslarımla Ercan Deniz tarafından yapıldı.
Sonrasında talep ettiğimde ise verilmedi ve ben kendimi korumak için intifa hakkı aldım. Sonra da mallarımın bana iade edilmesi için dava açtım ve iş çok başka bir yere gitti. Kendisi de beyan etti zaten ‘Orası yıkılacak, yıkılsın’ dedi. Sanki ben yapmışım gibi ekranlara ‘çıkıp yıkılsın’ dedi.
Niyetini zaten biliyoruz. ‘Orası yıkılsın ki arsa benim olsun. Madem evden çıkmıyorsun ben de evi yıktırayım, arsa benim, arsayı satayım parayı indireyim.’ Böyle bir şey olmayacak. Orası yıkılsa dahi ben orada çadır kurup oturacağım. Orası benim çocuğumun hakkıdır, hukukudur, emeğimdir, kimse de onu yiyemez” demişti.








